13 November 2008

Carling Cup

Yılların alışkanlığı, geride kalan 4-5 ayda pek birşey kaçırmamışımdır ama blog aç kaldı. Geçmişe de gidilir açık kapatılır ya anı kaçırmamak adına olduğu gibi devam etmeli, Carling Cup ile başlamalı.

Güzeldir bu kupa hegemonya falan tanımaz, sezonun en iyilerini, büyükleri pas geçer başka takımlara oynattırır finalini. Tabi paranın ani büyümesi, takımların aralarının açılması derken büyük 4'lünün ağırlığını hissetti son yıllarda. Son 4 finalde Büyük 4'ten en az biri final gördü. Daraltırsak United ve Chelsea'den biri mutlaka finalde idi. Çeyrek final öncesi bunlardan birinin, Büyük 4'ten ikisinin silkelenmesi fena olmadı.

1 Aralık son sekizin yarılanacağı gün, sekizin beşi Premier Lig'den. Burnley, Fulham'dan sonra Chelsea'yi de eleyerek sürpriz oldu. Maçı penaltılara taşıyan Akinbiyi'ye de ayrı bir başlıkta bakarız. Asıl sürpriz ise Arsene Wenger galiba. Eskiden kupayı yedeklerle oynayacak denirdi, bu sezon yedekleri çocuklara indirdi. 3. turda Championship takımına 6 atarken yaş ortalaması 19'larda idi, 4. turda Wigan'ı 3'lerken 18'lere indirdi. Capello'yu tribünde görmek bile güzeldi, Heskey yok iken Cattermole'u, Kirkland'ı izlemiyor ise neden oradaydı? Wenger, bizim gibi oyunun içindeki gençleri saf ve garip bir heyecan ile daha hevesli takip edebilenleri, 17-18'indekini oyunun kesin yıldızından yukarıda görebilenleri bile şaşırtabiliyor, 21'indeki Djourou'yu, Alex Song'u cümle içinde tecrübeliler olarak kullandırtabiliyor ise asıl sürpriz bu olmalı. Yedekleri ile yarı finalden sonrasını görememişti, final çocuklara daha çok yakışır.

No comments: